..VaTaNSeVeR..
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
En son konular
» DNS Ayarları Nasıl Değiştirilir
ŞEYH SAİT AYAKLANMASI EmptyÇarş. 27 Şub. 2013, 14:37 tarafından Admin

» Pc deki keyloggerı bulup imha etme
ŞEYH SAİT AYAKLANMASI EmptyÇarş. 27 Şub. 2013, 14:22 tarafından Admin

» CMD çalıştır komutları
ŞEYH SAİT AYAKLANMASI EmptyÇarş. 27 Şub. 2013, 14:19 tarafından Admin

» Adsl Modem Teknik Servis Numaraları
ŞEYH SAİT AYAKLANMASI EmptyÇarş. 27 Şub. 2013, 14:15 tarafından Admin

» Program Ekle/Kaldır dan Silinemeyen Programların Silinmesi
ŞEYH SAİT AYAKLANMASI EmptyÇarş. 27 Şub. 2013, 14:12 tarafından Admin

» Format Atmanın Faydaları Ve Zararları
ŞEYH SAİT AYAKLANMASI EmptyÇarş. 27 Şub. 2013, 14:09 tarafından Admin

» deneme
ŞEYH SAİT AYAKLANMASI EmptySalı 26 Şub. 2013, 15:17 tarafından Misafir

» şikayet ve öneri
ŞEYH SAİT AYAKLANMASI EmptyC.tesi 08 Mayıs 2010, 06:59 tarafından Misafir

» OTOBÜS ŞOFÖRÜ SERKAN
ŞEYH SAİT AYAKLANMASI EmptyPaz 12 Nis. 2009, 15:32 tarafından Admin

Kimler hatta?
Toplam 1 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 1 Misafir

Yok

Sitede bugüne kadar en çok 33 kişi Salı 01 Ağus. 2017, 13:32 tarihinde online oldu.

ŞEYH SAİT AYAKLANMASI

Aşağa gitmek

ŞEYH SAİT AYAKLANMASI Empty ŞEYH SAİT AYAKLANMASI

Mesaj tarafından Admin Çarş. 12 Mart 2008, 12:46

Şeyh Sait Ayaklanması:

Musul meselesi, Lozan antlaşmasında çözülememiş ve İngiltere ile bir sorun olarak devam etmektedir. Zengin petrol yataklarına sahip bulunan Musul ve Kerkük’te yaşayan çok sayıda Türk bulunmasından ötürü, buralar Misakı Milli içine dahil edilmişti. Lozan Barış Antlaşması sonucunda Irak’a bırakılan bu bölge, Irak’ın İngiliz Mandasını kabul etmesinden ötürü, tamamen İngiliz hakimiyetine girmişti. Şeyh Sait Ayaklanması ile Musul ve Kerkük’ün kuzeyinde kalan illerimizin Türkiye’den ayrılması amaçlanmaktaydı. Ayrıca Saltanatın 1 Kasım 1922’de kaldırılması, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyetin ilân edilmesi ve 3 Mart 1924’te halifeliğin kaldırılmasını içine sindiremeyen gerici ve yobaz çevrelerin kışkırtmasıyla, 13 Şubat 1925’te Şeyh Sait Ayaklanması başlamış ve kısa sürede doğu illerimizin bir kısmını sarmıştır.

Şeyh Sait, Nakşibendi tarikatının ileri gelenlerinden idi ve pek çok aşiret üzerinde etkinliği vardı. “Din elden gidiyor.” propagandası, saltanatın ve halifeliğin kaldırılmasını hazmedemeyen grubun hızla bu ayaklanmaya katılmasına yol açtı. Bu propaganda, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın 17 Kasım 1924 yılında kurulması ile daha da yaygınlaştı. Partinin Doğu’daki kuruluşlarına rağbet artmaya başladı. Bütün bunlardan sonra, Şeyh Sait’in Piran’da başlattığı isyan birdenbire gelişti.

İsyanın kısa süre içinde çok genişlemesi üzerine, hükûmet başkanı Ali Fethi Bey istifa etti ve yerine İsmet Paşa yeni kabineyi kurmakla görevlendirildi. 4 Mart 1925’te Meclis’ten güvenoyu alan İsmet Paşa Hükûmeti, aynı gün Takrir-i Sükun Kanunu’nu Meclis’ten geçirtti. Bu kanun, rejime ve inkılâplara karşı seslerini yükseltenleri etkisiz hale getiriyordu. Meclis’te gene aynı gün (4 Mart 1925), ayaklanma bölgesi ile Ankara’da birer İstiklâl Mahkemesi kurulması kararlaştırıldı. Ayaklanma bölgesindeki mahkemenin kararları hemen yerine getirilecekti. Bu arada, ayaklanmayı bastırmak için büyük bir askeri harekât yapılması kararlaştırıldı. Bazı bölgelerde seferberlik ilân edilmesi kararı da isyanı bastırmak için alınan önlemler arasındaydı.

Alınan önlemler 7 Mart 1925’te etkisini göstermeye başlamış, 8 Mart’ ta cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa, yayımladığı bir bildiri ile milleti göreve ve cumhuriyeti korumaya çağırdı. O’nun bu çağrısına her yandan olumlu cevaplar geldi. Ayaklanma, artık bastırılmaya başlanmıştı. Halkın da büyük katkıları sonucunda 15 Nisan’ da ayaklanma hemen her tarafta bastırıldı. İsyancıların elebaşları Şeyh Sait ve Seyit Abdullah başta olmak üzere isyancılar teker teker yakalandılar. 31 Mayıs 1925’te bölgede asayiş ve güven yeniden sağlanmıştı.

İsyanın bastırılmasından sonra, yakalanan suçlular, Diyarbakır İstiklâl Mahkemesi’nde yargılanıp en ağır şekilde cezalandırıldılar. Suçluların İstiklâl Mahkemesi huzurunda yaptıkları itiraflardan, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın programında yer alan, dinî düşüncelere saygılı olunacağı ve yerinde yönetim (ademi merkeziyet) usulünün uygulanacağına dair hükümlere dayanarak yaptıkları propagandaların, ayaklanmayı düzenleyenlerin işine geldiği ve halkı isyan için cesaretlendirdiği anlaşılmıştır.

Bu durumun açığa çıkması üzerine, Diyarbakır İstiklâl Mahkemesi, kendi bölgesi içindeki partinin bütün şubelerini kapatmıştır. Diyarbakır ve Ankara İstiklâl Mahkemelerinin kararlarını dikkate alan Cumhuriyet Hükûmeti, Takrir-i Sükûn Kanununa dayanarak Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın bütün şube ve merkezlerinin kapatılmasına (5 Haziran 1925) karar vermiştir.

Bu ayaklanma içteki huzur ve güveni, geçici bir süre için sarsarken dışarıda da özellikle İngilizlerin işine yaramıştır. Kurtuluş Savaşı’ndan yeni çıkan ordu, bu ayaklanma ile tekrar yıpranmış ve Musul – Kerkük bölgesini askerî yollarla elde etmek imkânı ortadan kalkmıştı. Bunun üzerine Türk Hükûmeti, Milletler Cemiyeti’nin kararına uyarak Irak ile bugünkü sınır çizildi ve Musul sorunu da İngilizlerin istediği biçimde çözümlendi.
Admin
Admin
Admin
Admin

Mesaj Sayısı : 245
Kayıt tarihi : 08/02/08

https://vatan.1forum.biz

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz